Bu pazar Füsun'la birlikte sabah erken saatlerinde başladığımız kültür gezimizi Kumkapı Meyhanelerinde dostlarımızla buluşmayla tamamladık.Zaman zaman gittiğimiz bu tarihi meyhaneler bölgesini bu sefer çok daha gelişmiş buldum.
Bu bölge eski surların Kum Kapı girişinde bulunuyor.Taa Bizans döneminde bu bölgeye kum gemileri gelir yükünü boşaltır,gemiciler burada bulunan rum ve ermeni meyhanelerinde eğlenirlermiş.
Sonraları burası İstanbul'un en önemli gece eğlence mekanı haline gelmiş.Burada bulunan meyhanelerde o zamanlarda sadece Şarap içilirmiş,şaraplar meyhanelerin altında bulunan kuyularda soğutulur mezelerle sunulurmuş.
Gelenek olarak servis tabağı değiştirilmezmiş,zaten 3-4 tane meze yapılırmış.En eski meyhane Agop'un meyhanesi olarak biliniyor.Sonraları bir dönem yaşanan bazı olaylar insanları buradan uzaklaştırmış,fakat son yıllarda yapılan bazı çalışmalar ve festivallerle yerli ve yabancı turistlerin tercih ettiği bir yer haline gelmiş bulunuyor.
Gittiğimde benim tercihim Valentino Restaurant oluyor.Temizliği,servisi,nefis meze ve balıkları ve sıcakkanlı ev sahipleri ile yıllardır bu bölgede hizmet sunuyorlar.İstanbul'da özellikle kalamar ve karidesin en iyisini burada bulabilirsiniz.
Buranın en çok sevdiğim tarafı,müzisyenlerin ve seyyar satıcıların çok adaplı olmaları hiç bir konuda zorlama yapmamaları ve çok saygılı davranmalarıdır.
Meyhanelerin girişinde çok büyük bir otopark yapılarak park sorunu çözülmüş.Rahatlıkla aracınızla gidebilirsiniz.
Aileniz ve dostlarınızla gidip güzel bir gece geçirebilirsiniz.Sakinliği tercih ediyorsanız hafta içini tavsiye ederim,çünkü özellikle cuma ve c.tesi geceleri çok kalabalık oluyor.
ayyy kalamara bakk :)
YanıtlaSil